2 Mart 2009 Pazartesi

O'nun Adı Kadın

Kadın kalktı yavaşça ,
Alev rengi, saten çarşafların arasından,
O, eğilmeyen başı dimdik yukarda,
Gecenin karanlığını yırtan çıplak teni,
Bir yılanın ki kadar kıvrak bedeniyle..
Henüz gün ağarmamış,
Saatler ya üçü ya beşi gösteriyor.
Ne farkeder ha üç, ha beş,
Zamanı unutmuşcasına,umursamadan,
Öylesine geçer gider ,ardına bakmadan.
Biraz solgun ,biraz ürkek oldukça da yorgun,
Gecenin hakkını vermişliğinin garip tebessümüyle,
Hoyrat rüzgârın estiği ,
Issız yollara attı kendini.
Kaldırım taşları arkadaşı,çöp varilleri sığınağı,
Gün ağarana dek ,kaç adım attığını bilmediği,
Yorgun bedeninin rüzgârla dans ettiği ,
Kimbilir, daha kaç gecesi geçecek o sokaklarda.
Belki bir ay,ya da bir yıl kimin umurunda,
Bir gün cesedi bulunduğunda,
Bir köşebaşında,
Ardından ağlayanı bile olmayacak.
Hoyrat rüzgârın sesi inletecek yeri göğü,
Hiç duyulmamış türküler söyleyip, ağıtlar yakacak,
Giden kadının,kadınların sahipsiz mezar taşlarında...

Nurdan Z. 01.03.09

1 yorum:

Adsız dedi ki...

yüreğine,eline sağlık Nurdan,sana bir mail attım geri dönersen beni mutlu edersin, saygılar öncelikle