15 Mart 2009 Pazar

Yalandan da olsa...


Sesler uçuruyorum gökyüzüne,rengârenk uçurtmalar şeklini alıyor ya da rengârenk yüzlerce balon oluveriyorlar.Onları sadece ben görebiliyorum,başka kimse ama hiç kimse göremiyor.Deli ruhum ,yapıyor herzaman ki gibi,yapacağını bana.

Taşlar sektiriyorum su birikintilerinde,altı ,yedi,sekiz sayıyorum.Deniz olmasa da olur ,o su birikintilerinde saydığım sekmeler, birer yunus yüreğimde ,şarkılar söyleyen kendilerince..

Anlatamıyorum kimseye ,inanmıyorlar bana.Oysa boynumda taşığım inci kolyenin herbir tanesi ,gözlerimden akan damlalardan ibaret.

Gözlerimde ki buğu,bahçemde açan lalelerin çürümemesi için ,yağmur bulutlarının sesliği.

Kaşlarımın çatıklığında binlerce asker barınıyor,akıllarınca beni asvalt yüreklilerden koruyacaklar.

Bedenim hoyrat laf dinlemez olmuş bu günlerde,örtünülesi bez parçalarından fırlamak ,kulağıma birşeyler fısıldayan meleğin ardından terbiyesizleşmek ister.

Dedim ya anlatamıyorum kimseye inanmıyorlar bana,sanki hiç hayal kurmamışlar yalandan da olsa...

Hiç yorum yok: