3 Şubat 2010 Çarşamba

yaşam=fatura


Gün geçtikçe hayat daha zor ve çekilmez hal almaya başladı,en azından benim için..
Eskiyi düşünüyorum da,sadece elektrik,su,birde apartmanları temizleyen görevlilere verilen cüzri rakamlar vardı.Posta kutusunun içinden çıkanlar ,anlamlı ve değerli mektup ve kartpostallardı.Posta kutusunu açmadan bir kağıt ucu gördüğümüzde,acaba kimden mektup geldi diye heyecanla açmaya çalışırdık ,
o zamanların şirin ,bu zamanların canavar kutusunu.
O zamanlar biz de çocuktuk,gençtik, tek eğlencemiz ,bir arkadaşın evinde toplanarak radyodaki 'istekleriniz' programından şarkılar tutarak,posterlere bakıp iç geçirmek ya da mahalledeki sinemaya gelen Nuri alço,Ahu Tuğba,Serpil Çakmaklı filmlerini izlemek olabilirdi.Şimdi öylemi?
Yaşıyoruz belki ,sadece fatura ödemek için yaşıyoruz sanki.
Geçenlerde bir elektrik faturası geldi tam tamına 947 lira,oha dedim fabrikamı işletiyoruz noluyor?Hemen itiraz dilekçesi verdim,ama nafile.Bir itiraz dilekçesi daha verdim,sonuç yine aynı.Fakat şunu öğrendim ki ,her itiraz dilekçemin sonuçlanması yaklaşık 30 gün sürüyor,bu faiz işlemeden geçen zaman,yani 2 itiraz dilekçesi 2 ay zaman kazandırdı bana.Bugün 3. itirazımı da yaptım,gerekirse 13. itirazımı da yapıcam.
O bardaktan öbür bardağa aktarmak insanı cambaz yapıyormuş..

Hiç yorum yok: